Fatih Disli
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Siteme Hoş Geldiniz!
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ

Aşağa gitmek 
4 posters
YazarMesaj
mahir

mahir


Mesaj Sayısı : 29
Kayıt tarihi : 28/10/08
Yaş : 30
Nerden : tekirdağda yurtda kalıyorum ama istanbulda oturuyorum

TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ Empty
MesajKonu: TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ   TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ I_icon_minitimeC.tesi Kas. 08, 2008 9:54 am

TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ

Yük ve yolcu taşımacılığında karayolu dışında demir yolu, deniz ve hava yolu gibi alanlara öncelik verilmek istense de her ülkede değişen oranlarda ve çeşitli nedenlerle karayolunu kullanma zorunluluğu vardır.
Mademki karayolunu belirli ölçüde kullanma mecburiyeti var; o halde karayolu trafik güvenliğini sağlayacak tedbirleri almak zorundayız. Tedbirleri yeterince almayınca, trafik kazaları sonuçları diye adlandırılan aşağıdaki felaketler ortaya çıkmaktadır (Işıldar, 1998):
• Kazalar sonucunda ölümler ve yaralanmalar vukuu bulmaktadır.
• Ülke ekonomisi ve refahına önemli şekilde zarar veren sosyo-ekonomik zararlar meydana gelmektedir.
• Mağdur ve yakınları psikolojik rahatsızlıklara sahip olmaktadır.
• Mağdur ve yakınları işinde ve eğitiminde başarısız olmaktadır.
• Eşiyle-ailesiyle, arkadaşlarıyla, meslektaşlarıyla ilişkileri bozulmaktadır.
Trafik kazalarının mağdurları önceden belli olan kişiler olmayıp, yeterli tedbir alınmadığında herkes direk veya dolaylı olarak kazalardan olumsuz olarak etkilenebilir. Bu nedenle, kazaların önlenmesinden dolayı herkesin yararı vardır. Söz konusu kazaların önlenmesine yönelik tedbir alanları uluslararası düzeyde 4E diye adlandırılan formül ile izah edilmektedir (Dean, 1981). İlk üç E kaza olmadan yapılacak faaliyetleri dördünce E de kaza olduktan sonra zararın azaltılmasına yönelik tedbirleri ifade eder (Işıldar, 1998-b).
Kısaca belirtilen tedbirler incelendiğinde hepsinin bir kişi veya kurumca alınamayacağı açıktır. Söz konusu tedbir alanlarının hepsi önemli olup, önlemler eş zamanlı olarak alınmalıdır. Değişik bir ifade ile mühendislik tedbirlerini alınca diğerlerine pek gerek yok denilemez. Orkestrada tüm enstrümanlar gereği gibi eş zamanlı çalındığında iyi müzik ortaya çıkarsa, mühendislik, eğitim ve denetim faaliyetleri gereği gibi eş zamanlı yapıldığında trafik güvenliği de iyi olmaktadır. Kaza olduğu zaman direk veya dolaylı olarak bir çok kimse zarar görmesi söz konusudur. Kazaların azaltılması ile ilgili önleyici faaliyetlerin yapılması da birçok kurum ve kişilerin sorumluluğundadır.
Etkin tedbir almada değişik bir ifade ile kazaların azaltılmasında yeterli sayıda bilinçli üyelere sahip gönüllü kuruluşlarında önemli görevleri vardır. Gönüllü kuruluşlar karayolu trafik güvenliğinin gelişmesine;
• Yatırımların Yerinde ve Zamanında Kullanılması İçin Kamuoyu Oluşturmak,
• Maddi Yardım Yapmak,
• Eğitim ve Araştırma Faaliyetlerinde Bulunmak (Konferans ve Sempozyum Düzenleme vb.),
• Kaza Mağduru ve Yakınlarına Destek Vererek Hakların Alınmasını Sağlamakla katkıda bulunabilirler.
Karayolu Trafik Güvenliğinin geliştirilmesinde Belediye Başkanları, Milletvekilleri, Başbakan ve Bakanların, Hükümetin kararları çok etkilidir. Söz konusu kişiler seçimle iş başına gelirler ve seçmenleri onların hareketini yönlendirmede önemli etkendir. Onların karayolu trafik güvenliği lehinde karar vermesi; etkili, bilinçli ve kamu yararına yönelik faaliyet yapan sivil toplum örgütlerinin varlığına bağlıdır. Söz konusu örgütlerin olduğu ülkelerde; başta seçimle iş başına gelen Belediye Başkanları, Milletvekilleri, Bakanlar ve Başbakan olmak üzere yetkililer ülke kaynaklarını politik kaygı ve düşüncelerle az gerekli olan alanlarda harcayamazlar (Işıldar, 2001).
Ülkemizdeki karayolu trafik kazalarından kaynaklanan ölü sayıları son on yılda karşılaştırıldığında, olumlu şekilde belli bir azalmanın olduğu görülecektir. Söz konusu azalışta yukarıda izah edilen kaza önleyici tedbirlerin Türkiye’de belli oranda alınmış olmasının tabi bir sonucudur. Ülkemizde karayolu trafik kazalarının önlenmesine yönelik vakıf ve derneklerin sayısında da son 10 yılda bir artış olmuştur. Bu makale ile verdiği sonuçlar göz önüne alındığında; sorunlarımızın en önemlileri arasında yer alan trafik kazalarının azaltılmasına yönelik gönüllü kuruluşlarımızın etkinliğini daha da fazla arttırmaya yönelik değerlendirmeler yapılmaktadır.
YÖNTEM
Yukarıdaki belirtilen materyal durum tespiti, karşılaştırma ve örnekleme yolu ile inceleyip yorumlanmakta ve uygulamanın içinden kazanılmış tecrübelerin de yardımı ile kara yolu trafik güvenliğinde vakıf – dernek gibi gönüllü kuruluşların rolü belirtilmekte ve Türkiye de bu alanda iyileştirici tedbirler önerilmektedir.
BULGULAR
Trafik kazalarının önlenmesi için birçok kurum ve kişinin etkin faaliyet yapması gerekmektedir. Trafik güvenliği iyi olan ülkeler arasında yer alan Almanya’da karayolu trafiği ile ilgili 100 den fazla gönüllü kuruluşun faaliyet yaptığı değişik konferanslarda bir çok araştırmacı tarafından ifade edilmektedir. Trafik güvenliğini sağlama çok disiplinli (bir çok faaliyeti içine alan) uğraştır. Söz konusu alanların başlıcaları: mühendislik, eğitim, hukuk, tıp, sosyoloji ve psikolojidir. Diğer bir ifade ile, trafik güvenliğinde başarı bir çok alanda alınacak tedbirlerin olumlu neticeler vermesi ile mümkündür. Karayolu trafik güvenliğinde başarılı olan ülkelerde ulusal düzeyde birçok kurum ve kişinin etkin çabaları yanında söz konusu ülkenin uluslararası düzeydeki faaliyetlere aktif olarak katılması da vardır.
İsveç, Norveç, İngiltere, Japonya bilimsel değerlendirmeler neticesinde karayolu trafik güvenliği iyi olan ülkelerin başlarında yer almaktadır. Örneğin İsteç’de 100 milyon taşıt/km’ye düşen ölü sayısı 0.90 oranındadır. Bu olumlu neticenin alınmasında İsveç’te trafik güvenliği lehinde faaliyetlerin çokluğu ve etkinliğinin tabi bir sonucudur. Söz konusu başarılı faaliyetler sadece hükümetler, belediyeler vb. Kamu kurumlarınca değil sivil toplum örgütleri olarak adlandırılan karşılıksız yardım yapan kuruluşlarca da yapılmaktadır.
Toplam nüfusu 8.5 milyon olan İsveç’te Ulusal Yol Güvenliği Birliği (NTF) 5.5 milyon üyeye sahip olup; her alanda faaliyet yapmaktadır. Bunun yanında İsveç’te bulunan sigorta şirketleri kazaların önlenmesinde araştırma, bilgilendirme gibi yaşamsal öneme sahip faaliyetler yapmaktadır. Örneğin 1970 ve 1976 yıllarında bir İsveç sigorta şirketi himayesinde çocukların yol güvenliğini sağlama kampanyası başlatılmış, kampanyaya 300.000 yetişkin (ebeveyn, öğretmen, değişik Kamu Kurum Temsilcileri, Basın ve Yayın Organı temsilcisi vs.) katılmıştır. 1200 mahalli derneğin görev aldığı bu kampanyada 20.000 toplantı yapılmıştır (Işıldar, 1988).
Toplantıdan önce ebeveynlerden çocuklarının okul ve ev arasındaki kullandıkları yolları dikkatle incelemeleri ve kazaya neden olabilecek yerleri tespit etmeleri istenerek, çocukların daha güvenli olmaları için alınması gerekli tedbirler toplantılarda sıra ve düzene sokularak, çözüm için daha sonra bölge ve ulusal yetkililere başvurulmuştur. Bu kampanya son derece etkiliydi. Ortak bir amaç için tüm ilgilileri bir araya getirdi. trafiği çok yoğun olan yollarda tehlikelerin azaltılması için yan küçük yol yapılması gibi geniş çaplı faaliyetlerin yapımına neden oldu.
Karayolu trafik kazalarının önlenmesinde gönüllü kuruluşların aktif görev aldığı ülkelerden bir diğeri de İsrail’dir. İsrail’de trafik kazalarını önlemek amacıyla kurulmuş 56 gönüllü kuruluş vardır.
Bu gönüllü kuruluşlar İsrail’de Ulaştırma Bakanlığına bağlı olarak çalışmaktadır. Bir çok gönüllü grup olduğundan her gruba farklı bir konu verilerek, farklı konularda çalışmalar yapmaları sağlanmaktadır.
Bu gönüllü gruplar trafik kazalarını önlemek amacıyla, konferans, televizyon programları ve çeşitli eğitim etkinliklerinden bulunmaktadır.
Bunlardan trafik kazalarının önlenmesinde trafik polisine yardımcı olmak üzere kurulan Yeşil Işık Grubu;. trafik çalışmalarında kullanılmak üzere 100 adet araç bağışında bulunmuştur
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
mahir

mahir


Mesaj Sayısı : 29
Kayıt tarihi : 28/10/08
Yaş : 30
Nerden : tekirdağda yurtda kalıyorum ama istanbulda oturuyorum

TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ Empty
MesajKonu: Geri: TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ   TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ I_icon_minitimeC.tesi Kas. 08, 2008 9:55 am

Avustralya’da gönüllü kuruluşlar da trafik güvenliğinin geliştirilmesi etkin faaliyetler yapmaktadır. Avustralya’daki gönüllü kuruluşların ana görevlerini şu başlıklar altında toplamak mümkündür:
Karayolu trafik kazalarının önlenmesi amacıyla yapılacak araştırma ve eğitime katkıda bulunmak,
Karayolu trafiğinin denetimine katkıda bulunmak,
Karayolu trafik kazalarının önlenmesi amacıyla kamuoyunu bilinçlendirmeye yönelik etkinlikler düzenlemek.
Avustralya’da trafik ile ilgili çok sayıda gönüllü kuruluş bulunmaktadır. Ancak şunu ifade etmek gerekir ki gönüllü kuruluşların bulunması sorunların çözümü için tek başına yeterli değildir. Bu kuruluşların organizasyonlarına toplumun tüm katmanlarının katılımı ile oluşturulacak ortak bilinçlenme ile sorunların üstesinden gelinebilir. Bu çerçevede karayolu trafik güvenliğinin sağlanması amacıyla Melbourne’de yapılan konferansa değişik kuruluşlardan 450’den fazla aktif üye katılmıştır
Türkiye’de karayolu trafik güvenliği ile ilgili pek az gönüllü kuruluş vardır. Bunlardan başlıcaları Tablo 1’de sıralanmıştır. Bu gönüllü kuruluşlardan merkezi Ankara’da bulunan Türkiye Trafik Kazaları Yardım Vakfı ile merkezi İstanbul’da bulunan Türkiye Trafik Kazlarını Önleme Derneği, hem kamu yararı nitelikleri hem de uluslararası alanda da faaliyet göstermeleri bakımından önemli kuruluşlar olarak zikredilebilir
Türkiye’de karayolu trafik güvenliği 1950 yıllarda ülke gündeminde yer almaya başlamıştır. Bu kapsamda 1961 yılında Emniyet Genel Müdürlüğünün öncülüğünde Türkiye Trafik Kazalarını Önleme Derneği kurulmuştur. Ancak günümüze kadar geçen dönem içerisinde bazı gönüllü kuruluşlar karayolu trafik güvenliğinin sağlanmasında gereken ölçüde varlıklarını sürdürememiştir. Bunun en önemli nedeninin yeterli sayıda bilinçli üyeye sahip olmamaları gösterilebilir.
Her alanda gözlemlenebileceği gibi trafik güvenliğinin sağlanmasında da bir takım sorunlar yaşanmaktadır. Bunlardan biriside trafik güvenliğini sağlamak amacıyla kurulmuş sivil toplum örgütlerine üye bazı kimseler, kendilerine pazar yaratmak, medyada görünmek ve trafikte ayrıcalık sahibi olmak gibi çıkar sağlama amacına yönelmişlerdir.
Bir diğer sorun ise, bu alandaki gönüllü kuruluşların toplum tarafından gerektiği gibi algılanmamasıdır. Bu gün sivil toplum örgütü denildiğinde öncelikli olarak sendikalar ve meslek odaları akla gelmektedir.
Ülke yasaları gereği gönüllü kuruluşların ana gelir kaynakları üye aidatlarıdır. Bu nedenle trafik güvenliği konusunda faaliyet gösteren gönüllü kuruluşlar yeterli ölçüde toplumsal tabana sahip olamamışlardır. Diğer bir kaynak oluşturma yöntemi ise bağış toplamaktır. Ancak Türkiye’de bulunan gönüllü kuruluşların bu konuda başarılı olduklarını söylemek güçtür. Bu tür hizmetlerin devlet tarafından yapılacağı yönündeki toplumdaki yaygın inanç gönüllü kuruluşları olumsuz yönde etkilemektedir.
Yeterli sayıda bilinçli üyeye sahip olmamak, maddi yetersizlik ve kişisel menfaatleri için örgütü kullanmak gibi nedenlerle, karayolu trafik güvenliği alanında faaliyet gösteren bir çok gönüllü kuruluşlar bir müddet sonra faaliyetlerine son vermek zorunda kalmaktadırlar.
Karayolu trafik kazaları bilindiği gibi tüm toplumların ortak sorunları arasında gelmektedir. Bu nedenle, kazaların önlenmesine yönelik ülkeler arasındaki bilgi ve deneyimin paylaşılması, ortak çabalar ve projeler geliştirilmesi amacıyla kurulan uluslararası örgütler vardır. Karayolu trafik güvenliğini ile ilgili Avrupa’da bulunan uluslararası gönüllü kuruluşların ad ve adresleri Ek-1’de (Işıldar, 1989), mali destek sağlayan uluslararası kuruluşlar, hükümetler arası politika ve karar oluşturan kuruluşlar ile teknik ve danışman kuruluşların ad ve adresleri ise Ek-2’de verilmiştir (WB veEU, 1994).
Avrupa ülkelerinde pek çok sivil toplum örgütü, kaza sonrası mağdurların ve ailelerin çektiği acıları, yaşam standardı ya da yaşam kalitesindeki düşüşleri de ön plana alarak, kazalara bağlı kayıpların parasal olarak ölçülemeyeceğini vurgulamaya çalışmaktadırlar. Sivil toplum örgütleri dergi ve broşür gibi yayınlarla ya da danışma büroları kanalı ile mağdurlara ulaşmaya ve sürekli olarak onları amaçları ve görevleri konularında bilgilendirmeye ve yardımcı olmaya çalışmaktadırlar. Trafik kazası mağdurları kendilerinin çektiği acıları başkalarının da çekmesini ya da ekonomik kayıplara onların da uğramasını engellemek için yoğun çaba göstermektedirler. Bu hizmetler aynı zamanda toplumun trafik kazaları konusunda bilinçlenmesine de katkıda bulunmakta, yöneticilerin trafik kazalarının önlenmesi yönünde daha etkili önlemler almasını ve caydırıcı yasalar çıkarılmasını zorlamaktadır.
Özellikle trafik kazası mağdurlarının görev aldığı ve Ek-3’te isim ve adresleri bulunan Karayolu Trafiği Mağdurları Avrupa Federasyonu ve bağlı teşkilatlar ile benzer kuruluşların amaçları ve görev alanları ana hatlarıyla aşağıdadır (Işıldar, 1998-c):
Karayolu Trafik Güvenliği Kurulu; Trafik Hizmetleri Başkanının (Emniyet Genel Müdür Yardımcısının) başkanlığında, Karayolu Güvenliği Yüksek Kuruluna katılan kurum ve kuruluşların en az Daire Başkanı seviyesindeki görevlileri ile Türk Standartları Enstitüsü, Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu temsilcisi, Üniversiteler, Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları, Türkiye Trafik Kazaları Önleme Derneği ve Trafik Kazaları Yardım Vakfının birer temsilcisi ile Başkent Büyükşehir Belediye temsilcisinden oluşmaktadır.
Kurul görevlerine ve üyelerinin uzmanlık alanlarına bakıldığında, trafik ile ilgili sivil toplum örgütlerine yol gösterici ve destekleyici en uygun kurumdur.
TARTIŞMA
Trafik kazalarının çokluğuyla, trafik yoğunluğu arasında direkt bir bağlantı vardır. Ülkemizde bayramların arifesinde ve bitişinde diğer günlere göre daha fazla kaza olmaktadır. Söz konusu kaza çokluğunun nedeni, bahse konu zamanlarda trafikte bulunan araç sayısının çok olmasındadır. Kara yollarımızdaki trafik yoğunluğu ne kadar azaltılırsa değişik bir ifadeyle yük ve yolcu taşımacılığında halen %90’ların üzerinde olan karayolu kullanımı azaltılıp demiryolu, deniz yolu ve hava yolu kullanımı arttırılırsa karayolu trafik kazaları da azalacaktır. Fransa’da yapılan araştırma neticesinde; demiryolunun karayoluna göre 18 kat daha güvenli; hava yolunun da kara yoluna göre 27 kat daha güvenli olduğu tespit edilmiştir.
Şehirler arası yollarda demiryolu ve kara yolunun, kent merkezlerinde de raylı sistemin (tramvay, hafif metro, banliyö treni ve metronun) kullanılması karayolu trafik kazalarının azaltılmasında en etkin tedbirlerin başında gelmektedir. Söz konusu sistemlerin kurulup, işletilmesi hükümetlerin ve belediyelerin yetkisindedir. Hükümet ve belediye başkanları seçimle işbaşına gelirler. Karayolu trafik güvenliği hakkında gerekli bilgiye sahip, yeterli sayıda bilinçli üyesi olan sivil toplum örgütleri hükümet ve belediyelerin kararlarını trafik güvenliği lehinde değiştirebilirler. Hükümet ve belediyeler iş başında daha fazla kalabilmek için seçimlerde fazla oy almaları gerekir. Bilinçli sivil toplum örgütleri seçimlerde oyların yönünü belirlemede etkendir.
Ülkemizde trafikle ilgili sivil toplum örgütlerinin sayısında son 10 yılda artış olmuştur. Televizyon ve radyo kanallarının çoğalması, yasal zorunluluklar nedeniyle trafik güvenliğiyle ilgili programlarda artış olmuştur. Bu olumlu gelişmeler artarak devam ederse sivil toplum örgütlerinin ulaşım sistemleri hakkındaki siyasi kararları trafik güvenliği lehine çevirme şansıda artacaktır.
Ülkemizde trafikle ilgili sivil toplum örgütlerinin ana sorunları başında maddi yetersizlik gelmektedir. Bazı dernek yöneticileriyle yapılan görüşmelerde, dernek faaliyetlerinin sürdürülmesi için eşinden habersiz, dernek kirasını kendi cebinden ödeyen, uluslararası derneğe üyelik aidatının bir kaç senedir ödeyemeyen dernek yetkililerinin olduğu ifade edilmiştir.
Sivil toplum örgütleriyle ilgili diğer bir sorunda, derneklerin (vakıfların) yeterli sayıda bilinçli üyeye sahip olmamalarıdır. Söz konusu üyelerin bazısı gerçek anlamda yapılması gerekenlerin ne olduğunu bilmemektedir. Bazı üyeler ise kendilerine pazar yaratmak, medyada görünmek ve trafikte ayrıcalık sahibi olmak, çıkar sağlama amacıyla üye olmaktadır. Toplam nüfusu 8.5 milyon İsveç’te ulusal yol güvenliğinin 5.5 milyon üyeye sahip olduğu bazı dernek idarecilerimize söylendiğinde, kendilerinin üye sayısını azaltarak özel çıkar temin etme faaliyetlerini azaltabildikleri cevabı alınmıştır.
Karayolu Trafik Güvenliği Kurulumuz trafikle ilgili sivil toplum örgütlerine rehberlik yapacak ortam yaratabilir. Kurul görevlerine ve üyelerinin uzmanlık alanlarına bakıldığında, trafik ile ilgili sivil toplum örgütlerine yol gösterici ve destekleyici en uygun kurumdur.
Sivil toplum örgütlerinin faaliyetleri gönüllülük esasına dayanır. Söz konusu örgütler kamu kurumlarını maddi ve manevi sıkıntıya sokacak faaliyetler değil, toplum yararı esas olacak şekilde destek verici işlemler yapmaları gerekir. Vakıf ve dernek temsilcileri kamu kurumlarının trafik ile ilgili icraatlarını değerlendirirken yapıcı eleştirmelerde bulunmaları gerekir. Karayolları teşkilatından bir mühendisin yanlış hareketi, Emniyet Teşkilatından bir trafik polisinin yanlış faaliyetini göz önüne alarak tüm kurum yapıyormuş gibi eleştirilmemelidir. Aksi takdirde trafiğe hizmet etme yerine zarar verilir.
Trafik ile ilgili sivil toplum örgütleri bilgi, görgü ve deneyimlerini arttırmak için, uluslararası düzeyde faaliyet gösteren sivil toplum örgütleriyle yapıcı işbirliği yapmaları gereklidir. Bu amaçla söz konusu dernek ve vakıflarda yabancı dil bilen, işbirliğine açık üyelerin de olması gerekir. Karayolu trafiğinin geliştirilmesine yönelik faaliyet yapan uluslararası örgütlerin başlıcalarının ad ve adresleri Ek-1, Ek-2 ve Ek-3 de sunulmuştur.
Sivil toplum örgütleri çarpık kentleşmeden kaynaklanan sorunların çözümü için de yoğun çaba sarf etmelidir. Ne kadar çok ve yeterli çocuk oyun alanı, yaya kaldırımı ve otopark olursa, şehir içi trafik kazaları o oranda az olmaktadır. Bu nedenle, gönüllü kuruluşlar kent merkezlerinde şehir planlarının trafik güvenliği lehinde yapılması için muhtar, belediye başkanı vb. İlgili ve yetkilileri yönlendirici faaliyetlerde bulunmalıdır.
SONUÇLAR VE ÖNERİLER
Vakıf ve dernek gibi gönüllü kuruluşlarca trafik güvenliğine başlıca; maddi yardım yaparak; konferans ve sempozyum düzenleme vb. eğitim faaliyetlerini bulunarak, seçim ile işbaşına gelen, hükümet ve belediyelerin yerinde ve zamanında kazaları önleyici yatırım yapmaları yönünde kamuoyu baskısı oluşturarak, kaza mağduru ve yakınlarına maddi ve manevi destek vererek, hakların alınmasını sağlayarak karayolu trafik güvenliğinin geliştirilmesine yardım edilmektedir.
Uluslararası karayolu trafik güvenliği önleme birliği, Uluslararası Otomobil Federasyonu, Uluslararası Yaya Federasyonu gibi faaliyetlerin tamamını veya bir bölümünü trafik güvenliğini geliştirmeye ayırmış uluslararası karakterde 20’den fazla dernek vardır.
Ülkemizdeki dernek ve vakıfların bazen maddi, bazen yeterli sayıda bilinçli üyeye sahip olmama, bazen de yöneticilerin dernek ve vakıfları, kişisel menfaat sağlamaya yönelik kullanma gibi sorunları vardır.
Ülkemizdeki dernek ve vakıfların karayolu trafik güvenliğine katkıların fazlalaştırılması için Karayolu Trafik Güvenliği Kurulunun etkin faaliyet yapması gerekmektedir.
Ülkemizde trafikle ilgili sivil toplum örgütleri bilgi değişimi ve deneyim arttırmak amacıyla Ek-1, Ek-2 ve Ek-3’te isim ve adresleri bildirilen uluslararası düzeyde faaliyet gösteren trafikle ilgili kurumlardan kendi faaliyetlerine uygun olanlarla yakın işbirliği yapmalıdır. Bu amaca ulaşmak için yabancı dil bilen, ufku açık insanların da sivil toplum örgütlerimizde görev yapmaları gereklidir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 661
Kayıt tarihi : 14/10/08
Yaş : 31
Nerden : Tekirdağ'da Oturuyor!

TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ Empty
MesajKonu: Geri: TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ   TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ I_icon_minitimeC.tesi Kas. 08, 2008 10:15 am

mahir sağol kardeşim
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://fatihdisli.yetkin-forum.com
burcu

burcu


Mesaj Sayısı : 3
Kayıt tarihi : 08/11/08
Yaş : 31
Nerden : ankaradan

TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ Empty
MesajKonu: Geri: TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ   TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ I_icon_minitimeC.tesi Kas. 08, 2008 12:32 pm

böyle kuruluslar olmasa turkiyenin hali ne olcak düsünmek bile istemiyorum
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
danger

danger


Mesaj Sayısı : 9
Kayıt tarihi : 09/11/08
Yaş : 32
Nerden : ankaralı

TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ Empty
MesajKonu: Geri: TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ   TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ I_icon_minitimePaz Kas. 09, 2008 5:26 am

bu konu güzelmıs sağol mahir
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Admin
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 661
Kayıt tarihi : 14/10/08
Yaş : 31
Nerden : Tekirdağ'da Oturuyor!

TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ Empty
MesajKonu: Geri: TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ   TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ I_icon_minitimePaz Kas. 09, 2008 5:40 am

bu konular gercekten işe yaradı arkadaslar sin tebrik ediyor mahir kardeşim sağollll What a Face
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://fatihdisli.yetkin-forum.com
 
TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİNDE GÖNÜLLÜ KURULUŞLARIN ROLÜ
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» İstanbul'un Trafik Sorunu

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Fatih Disli  :: Kategoriler :: Paylaşım Forumunuz :: Sizin Paylasımınız...-
Buraya geçin: